We will, we will rock you!

Hayatımızın bayat bir yazı daha yarılandı netekim.
Sıcak yapış yapış yığıldı bedenime ve hayatıma;
günde 5 6 7 8 9 duş alaraktan iskeleye iniyorum..
Gece yatış 4, kalkış 12..
Henüz 3 kez denize girebildim. Her gün köpek gibi
çalışmaya devam...
Kulübeler öyle gecikti ki, iskelede
Denizkızı Kafe önünde sığıntı olmak mı daha iyi
yoksa artık diye düşünüyorum. Yatırım planları sürekli ertelemede.
Her akşam rica minnet elektrik kablolarımı
kafenin ana prizine taktırıp, günlük azarımı işitip başlıyorum beklemeye..
Herkese ama beni tanıyan herkese belediyeyi savunmaktan
sıkıldım, kendim ne yapacağımı bilmezken..
Şaşkın ihaleden de 1 numara diye salakça tutturup
en yüksek bedeli imzalayarak çıktım. Bir gün önce
başlangıçların şanssızlığını konuşurken üstelik.
Tam da bu yıl herşeyi değiştirmeye
karar vermişken..Ulan, hayat diye birşey var, derken!
(Sıkıntıdan deli gibi saçlarım dökülmeye başladı ve
bu yazı atlatsam, herşey daha mı
iyi olacak, yoksa ben hepten
dağılacak mıyım, onu da bilmiyorum anasını satayım.)

Haberlere geçersek hayatımdan, Jean kaburgalarını kırdı, ameliyatla
vida taktılar, raporlu yatıyor..3 gün ağlamaktan komaya girdim.
Beyaz kedim Mini yine orospu oldu, hep bir kedilerin altında,
bir deri kemik kaldı, sopalarla kovalıyorum ama bir türlü eve alamıyorum..
Salonu boşalttım, bütün ıvır zıvırımla terasa taşındım ama atölye 50 C
olduğundan inemiyorum. Kedilerle sere serpe takılıyoruz.
Çok okuyorum, çok seyrediyorum, çok dinliyorum
çok uyuyorum, çok çalışıyorum. Her şeyin çok olmasından çok sıkılıyorum.
Issız kumsallara gidip (çünkü her yer çoluk çombalak
aileler ve kalabalıkla dolu, az tanıdığım insanlarla
birden kendimi tatil yaparken bulmaktan nefret ediyorum)
uzun uzun gölgede tembellik etmek,
yüzmek, dalmak, uyuklamak, güneşin batışını izlemek,
bloody mary içmek istiyorum.
Haa bir de yağmuru çok özledim be!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

....Paris, bana hosgeldin dedin mi?

hiçbir insan hep aynı insan değildir.

dikkat..bu filme dikkat..ağladım, o derece!