bütün tencere tavalar fora!
Beklenen yağmur yine adam gibi yağamadı! (Bahçe sulama sistemini tam da demin kurmuştuk oysa ki!) Öğlen güneşi sıcağını yapıyor, öğleden sonra ısıtıp ısıtıp terletip sıkıp sıkıp kandırıyor adamı; sonra biz bulutlara bakarken avanak avanak ve onlar hızlı hızlı geçip giderken, nereye, ulan nereye, "bulutlar nereye gider" balesini hatırlayıp Duygu Aykal ve Ankara yıllarını anarken, yağmaya başlıyor, şimşekler eşliğinde! (Bu, biriktirdiğim bütün yağmur sularını, bütün tencere tas tava kap kase sahan edevatını koyup topladığım suları saçlarıma boca etmek demek. Faşşşş!) Bu 50'nin yanlış tarafında boyamamakta direndiğim saçlarım için bir kür, ruhum için kızılderili inançlarına göre arınmak! O kadar!