Kayıtlar

Ocak, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

on derece!

on  numaraaa, on puannnn derler ya hep, on numara bir geceydi, diye, benim hayatimin da bu gece onnnnnn dereceye ayarlandigini anladigimda, evin bahce kapisindan iceri girmekteydim tam da. Iskeleden merkeze yurumustum serpistiriyordu, tembel kanguu izmirdeydi, butun tanis taksiciler de bizimleydi kiyida zaten, yurudum, yurudum geldim. Hemen butun kapilari actim, olctum dereceyi bulup, on derece abicim, ev, bahce, teras, banyo, oda, mutfak farketmez.. on derece. Soguk korkumuz kalkinca da ozgurluk basliyor galiba. Kentte 24C ayarli klimadan cikip geliyoruz netekim, Neymiss, on derece yasamak icin ideal isi imis, diyoruz. Iyi aslinda da, biraz serin o kadar... bir kazak daha giyeyim ulann. hatta bir tane daha. Bu aksam Karaburun dolmusu dahil, gittigim butun kafeler ve 1 restoran kalamar yedigim (muzikli) dahil asla isitici calistirmadilar,  tasarruf mu, musteriye saygisizlik mi, bunlar tanis aldirmazlar mi duyarliligi, onlar mi aliskin, piskin, dalga dubara isler

sigarayı bırakmak..

zorrr..son izmaritleri de atmışım çöpe iyi mi..

ne kadar teknoloji, o kadar yani o kadar......

Sonunda Paris biletini aldım, bin siteye girip tarayıp arayıp...Münih aktarmalı, çok (6 saat) beklemeli bir bilet...izmir çıkışlı girişli....Şubat Avrupa topraklarına gideyim, bi bakayım ulan, dedim. (Ucuz da değil sonuç, son kart puanlarını kullanaraktan uçalım bakalım dedim, tamam yaa dedim..) 11 yıldır gidip geldiğim bir uzak kente bi daa gidiyorum, işte. 3 hafta boyunca, yine dilini anlar gibi yapacağım (biraz çakıyorum haa) bir diyarlarda gezeceğim.. (Hep o acaip yabancılık ve dışındalık..boşver dönünce geçer!) Kedilerime Fatih bakar heralda, arabama kim bakar bilmiyorum henüz, inatçıdır çünkü, çalıştırması zordur, yaşlı başlı enayi bir salaktır.. evlerse evrene emanettir hep olduğu gibi! En büyük düşmanları sahipleridir.   (Ruhum ve beynim kalsın di mi şimdilik benimle) Gitmeden motorlu taşıtlar vergisini internetten ödeyim..Otomatik hesapları kontrol edeyim. Eşe dosta söz verdiğim filmleri aletten bilgisayara taşıyım. Sonra tekrar dvd'lere aktaray

2011'in ilk cumasına en çok şiir yakışır

Kırdın mı incittin mi birilerini Kimleri kazandım, yitirdiklerim kimler. Kendimi yeniledim mi yazdıklarımda? Yeniden düşünmeliyim dostluklarımı, ilişkilerimi Gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı yitirdim mi yoksa masumiyetimi? borçlarımı ödedim mi? Doğru seçtim mi soruların fiillerini? Tırnaklarım kesilmiş, dişlerim fırçalanmış, saçlarım taranmış, giysilerim ütülü, odam düzenli mi? Geri verdim mi aldıklarımı: Aşkları, dostlukları, sevgileri, güvenleri, bağları, Kitaplara, sayfalara, satırlara borcumu ödedim mi? Yokladım mı duygularımı Hala sevebiliyor muyum insanları? Ovmalı gümüşleri, bakırlarımı; cila geçmeli ahşaplarıma ovmalı umutları Saklı tutmalı gelecek inancını, yarınları eksik etmemeli ağzımızdan Ey uzak akrabalarım, üvey aşklarım mevsim sonu dostlarım, işporta malı ayrılıklar arkadaş ölümleri, dost hançerleri, talan ettiğimiz zulalar Gece telefonları, ıssız konuşmalar mağrur incelikler, vurgun yemiş ilişkiler uçurum duygusuyla yaşadığ