Hayatı bağışlama muhabbetleri........

Konak Belediyesi standındaki 9 yapıtımdan (!)
biri kayboldu abicim..zaten arkalara atmışlar,
kimse görmesin diye neredeyse.
Ama biraz kalsınlar benimle bu süreçte diyorum.
Sonra hepsini armağan edip geçip gideceğim zaten de
Üzülüyorum yaa..............
Neredeyse belediyeyi mahkemeye vereceğim!
o kadar canım sıkılıyor yani.
(Ulan yenisini de yapamayız, diyorum kendime, öyle zaman alan işler. çok zahmetli, çok emekli, zaten yaz koleksiyonunu
ihmal ettik bu işlerden)
Jean diyor ki, gurur duy, bak sevmişler çalmışlar.
Güvenlik görevlisi sapsarı suratla ne yapacağını bilemiyor.
Standda oturan yastıkçı/çiçekçi/camcı/boncukçu kadınlar
boş suratlarla bakıp bana, sorumluluk almıyorlar,
inanmıyorlar üstelik öyle bir büstün varlığına.
(Haklılar. Herkesinki duvarda asılı, göz önünde
benimkiler masa üstünde, kaidelerde)

Allahtan makinede fotoğrafı var, yoksa neredeyse
yalan söylüyor, hayal görüyor, kendimi abartıyor
konumundayım.

Yavaş yavaş karaburun standına çekiyorum,
bir aydır her gün gece baktığım, oyduğum, deldiğim,
zımparaladığım, yapıştırıp boyadığım, süsleyip
değiştirdiğim  suratları.

Ahh bu kahrolası hırslarımız, diyorum!
(hiç bunları  planlamamıştım!
demek ki neymiş?
Hayat tasarılarımızı aşıyormuş
muş
muş
muş  )

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

....Paris, bana hosgeldin dedin mi?

hiçbir insan hep aynı insan değildir.

dikkat..bu filme dikkat..ağladım, o derece!