gun gecmiyor ki bir gun daha gecmesin, saygideger okurlarim!

Paris'e adim attigim gunden beri
yapmadigim bir karniyarik kaldi,
valla...(O da patlicanin kilosu 3 euro
oldugundan) Arnavut cigeri mi istersin,
fasulye pilaki mi? Karnabahar
ograten, sahan kofte, ispanak kavurma,
domuz tote, zeytinyagli borulce, sarimsakli
lahana salatasi...ve daha niceleri.
Ev kadini olmak super sahane ve
acaip can sikici bisi yaa.
Bugun deneysel bir calisma
yapayim dedim veee "hicli kofte"
ettim. Fotosunu ilerleyen saatlerde
yerlestirecegim. Cevizli kiymali ic
ve bulgur pilavindan olusan bu sahane
yemegimiz mucver ve yogurtlu
havuc esliginde yenilecek.
(Bir de endive salatasi yapariz, elmali)

Normal sartlar altinda 21.00'de,
bulasiklari yikamis ve cayi demlenmeye
birakmis olacagiz. Tv olmadigindan
yeni cdler dinleyip kitap okuyarak,
bazen film izleyerek, internet gezintileri
(surekli birlikte olsak 2.internetli
bilgisayar sart olacak adeta) ve
listeler yaparaktan sohbet muhabbet geceyi
noktalayacagiz.
Sabah kalkis saati 06.00 Jean icin.
Benim belli olmaz, 07 de olabilir, 10 da.
Yanimda az malzeme getirdigimden
ve geceleri calismadan yasayamadigimdan
saskinim. 2 yeni dev kitap (Tom Robbins ve
Chuck Palahniuk), 2 polisiye (Biri Fred Vargas),
bir Yazgulu Aldogan ask ve seks portletmesi,
1 oyku derlemesini yuttum bitirdim.
10 da ametist taki tasarladim.
Cuma'ya hafiflersek ne ala!)

Yorumlar

  1. şahane hayat işte, ama bizi hiçbirşey kesmez değil mi.daha ne olsun be yahu, bundan iyisi...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

....Paris, bana hosgeldin dedin mi?

hiçbir insan hep aynı insan değildir.

dikkat..bu filme dikkat..ağladım, o derece!