dostlukların son günü...

Otantik bilezik ve kolyelerin
yapımını sürdürüyorum. Fena değiller,
farklı ve doğal. İzmir'e gidemediğim için
malzemelerimi ve stoğumu getiremedim.
Çünkü gidersem gelmek bilmiyorum..
Kalırsam kıpırdayamıyorum.
Bahar gelmiş gibi yapıp yine bizi kandırıyor.
Karamiko'nun karnı kocaman oldu.
Ben terasta çalışırken yanımda ağır ağır nefes alarak
uyuyor. Pençesi çenesinin altında.
Kuşçu tohum getirmiş ama ekersem kim sulayacak?

Turkcell internete abonelik başlatmış, uğraşıp
duruyorum iptal için. Geceleri Mehmet Eroğlu
okumaya devam ediyorum..
Çok sıkılıyorum. hem de herşeyden.
Çaresi yok. Hiçbir gruba ait değilim. Herkesim var
ama kimsem yok hattı zatında.
Savaş mı? Peki diyorum. Yarın sabah
bütün kılıçları bileyeyim.
Zırhımı giymeye gerek var mı?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

....Paris, bana hosgeldin dedin mi?

hiçbir insan hep aynı insan değildir.

dikkat..bu filme dikkat..ağladım, o derece!